cuma hutbesi 29 haziran
2012,Cuma hutbesi konusu bugünkü cuma hutbesi 29 haziran 2012,cuma namazı
hutbesi oku konusu 29 haziran 2012,cuma hutbesi 29.06.2012,29
Haziran 2012 Cuma Namazı Saatleri,cuma namazı saatleri 29.06.2012,istanbul cuma namazı öğle namazı saatleri,ankara bursa konya
kocaeli izmir cuma namazı saatleri 29.06.2012,29 Haziran 2012 Cuma Günü Okunacak Hutbe
İLİ
: GENEL
AY-YIL
: HAZİRAN-2012
TARİH
: 29/06/2012
BERÂT’A
YOL ARAMAK
Kardeşlerim!
Büyüklükte
eşsiz, rahmette sonsuz, affetmede ise sınırsız olan Yüce Rabbimiz, bizlere şu
müjdeyi vermiştir:
“(Ey
Muhammed) Âyetlerimize iman edenler sana geldikleri zaman de ki: ‘Selam olsun
size! Rabbiniz kendi üzerine rahmeti yazdı. Şöyle ki: Sizden kim cahillikle bir
kabahat işler de sonra peşinden tövbe eder, kendini düzeltirse (bilmiş olun ki)
O, çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.’”1
Aziz
Kardeşlerim!
Nimetler
bahşetmesiyle er-Rezzâk ve el-Hâlik olan Rabbimiz, manevi olgunlaşma için de
insana takvanın, şükrün ve arınmanın yollarını öğretmiştir. Bir kusur
işlendiğinde, kendisine dönüp el açanları geri çevirmeyen et-Tevvâb’tır O.
Mevlâmızın
affı olmadan arınmak, merhameti olmadan kurtuluşa ermek mümkün müdür? Atamız
Hz. Âdem ile eşi Hz. Havvâ’nın, yasağı çiğnediklerinin farkına vardıklarında,
“Rabbimiz! Biz kendimize zulmettik. Eğer bizi bağışlamaz ve bize acımazsan
mutlaka hüsrana uğrayanlardan oluruz.”2 şeklindeki pişmanlık dolu gönülden
niyazları üzerine Yüce Allah tövbelerini kabul etmiştir. O günden bugüne kadar
af kapısı hep açık olmuştur ve insanlık var olduğu sürece de açık kalacaktır.
Yeter ki eller, gönüller, zihinler o kapıya yönelsin.
Af
dilemek için zaman ve mekân şart değildir, fakat bazı vakitlerin daha bereketli
kılınmış olması, müminlere birer ikramdır. Gece seher vakitlerinde dua
edenlerin Kur’ân’da övülmesi3, Efendimiz (s.a.s)’in her gecenin son üçte
birinde dua edenlerin dualarının kabul olacağını müjdelemesi4 bu mübarek
vakitlerin önemini ifade eden en güzel örneklerden bazılarıdır. Önümüzdeki
Çarşamba’yı Perşembe’ye bağlayan gece idrak edeceğimiz Berat gecesi
de bereketli zaman dilimlerindendir. Bu gecede yapılacak ibadetin
bizleri günahlardan temizleyeceğini ve affedilmemize vesile
olacağını
bakın Allah Rasulü (s.a.s) ne de güzel ifade etmiştir:
““Şaban
ayının on beşinci gününü oruçlu geçirin. Gecesinde ise ibadete kalkın. Çünkü o
gece güneş batınca Allah Teâlâ (keyfiyetini bilemediğimiz bir halde) en yakın
semaya tecelli ederek fecir doğuncaya kadar: ‘Bağışlanma dileyen yok mu? Onu
bağışlayayım. Rızık isteyen yok mu? Ona rızık vereyim…’ buyurur.”5
Kardeşlerim!
Nurlu
seherlerde kalkıp gönül perdelerini aralayanlar ve kalplerini rahmet ışığına
açanlar, yürekten Allah’a tövbe ve iltica edebilenler, umduklarına
kavuşacaklardır. Günahına arka çıkanlar, gönüllerine siyah perde çekenler ise
rahmet ışıklarından istifade edebilirler mi?
Kalbimizi
bir yoklayalım. Tam da bu zamanlarda, oraya Kur’an ve Sünnet ışığının daha
yoğun bir şekilde düşmesi gerekmez mi? Günahlardan dolayı pişmanlık duyup Adem
misâli, yüreklerimizde bir nedamet, Yaratan’a karşı bir mahcubiyet hissediyor
muyuz? Kendimizi dünya ve ahiret adına muhasebe edebiliyor muyuz? Yoksa
dünyanın hengamesinde kendimizi kaybetmiş durumda mıyız?
Kardeşlerim!
Berat
gecesi af dilemenin, arınmanın, elleri duaya, gönülleri semaya açmanın,
doğrudan doğruya Rabbimize yönelip mağfiret iklimine girmenin vaktidir. Bu
iklim mahrem yakarışlara, ulvî hüzünlere ve gözyaşı dökmeye gebedir. Bu gecede
akacak gözyaşları çöküşün değil, kalbin yeniden hayat buluşunun sembolüdür.
Çiçeklerin filizlenişinden önce toprağın neme doyması gibi, yeniden doğuşun bir
hazırlığıdır bu gözyaşları.
Zaman,
kalbimizin en derin yerinden Rahman’a doğru bir yol açma zamanıdır. Bu mübarek
gecede; Kur’ân’da örnek gösterilen has kullar gibi “Rabbimiz! Bizden cehennem
azabını uzaklaştır, gerçekten onun azabı gelip geçici değil, devamlıdır.
Şüphesiz, orası ne kötü bir durak ve ne kötü bir konaktır.”6 diye niyazda
bulunmak, tövbe ederek günahlardan arınmak ve Allah’a kulluğun tadına varmak ne
büyük bir mutluluktur!
Bütün
kardeşlerimin Berat Kandili’ni kutluyor, affımıza ve insanlığın hayrına vesile
olmasını Hak Teâlâ’dan niyaz ediyorum.
1
Enam 6/54.
2
A‘râf 7/23; Bakara 2/37.
3
Âl-i İmran 3/17.
4
Buhârî, Teheccüd, 14.
5
İbn Mâce, İkâmetü’s-salavât, 191.
6
Furkân 25/63-66.
Hazırlayan:
Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü.