Top Ad 728x90

8 Haziran 2012 Cuma Hutbesi

cuma hutbesi 8 haziran 2012,Cuma hutbesi konusu bugünkü cuma hutbesi 8 haziran 2012,cuma namazı hutbesi oku konusu 8 haziran 2012,cuma hutbesi 8.06.2012,8 Haziran 2012 Cuma Namazı Saatleri,cuma namazı saatleri 8.06.2012,istanbul cuma namazı öğle namazı saatleri,ankara bursa konya kocaeli izmir cuma namazı saatleri 8.06.2012,cuma namazı nasıl kılınır 8 haziran 2012,cuma nasıl kılınır kaç rekat,08 Haziran 2012 Cuma Günü Okunacak Hutbe

cuma hutbesi 8 haziran 2012,Cuma hutbesi konusu bugünkü cuma hutbesi 8 haziran 2012,cuma namazı hutbesi oku konusu 8 haziran 2012,cuma hutbesi 8.06.2012,8 Haziran 2012 Cuma Namazı Saatleri,cuma namazı saatleri 8.06.2012,istanbul cuma namazı öğle namazı saatleri,ankara bursa konya kocaeli izmir cuma namazı saatleri 8.06.2012,cuma namazı nasıl kılınır 8 haziran 2012,cuma nasıl kılınır kaç rekat

İLİ                  : KONYA
AY/YIL          : AĞUSTOS-2012
TARİH           : 08.06.2012     

وَلاَ تَأْكُلُوا أَمْوَالَكُم بَيْنَكُم بِالْبَاطِلِ وَتُدْلُوا بِهَا إِلَى الْحُكَّامِ لِتَأْكُلُوا فَرِيقًا مِّنْ أَمْوَالِ النَّاسِ بِالإِثْمِ وَأَنتُمْ تَعْلَمُونَ

“Bakara,  2/188”

HAKLARA DUYARLI OLALIM

Muhterem Müslümanlar!
Toplum halinde yaşamanın insana sağladığı birtakım haklar ve yüklediği sorumluluklar vardır. Bu haklara saygı göstermek ve sorumlulukları yerine getirmek herkesin ortak görevidir. Hak denilince de korunması, gözetilmesi gereken değerler, kişi ve kamu hakları akla gelmektedir. Bu haklara riayet edildiği ve sorumluluklar yerine getirildiği oranda toplumda huzur ve mutluluk olur.
Nitekim günümüzdeki huzursuzlukların, kavga ve cinayetlerin, hatta savaşların, haklara saygı gösterilmemesinden kaynaklandığı bilinen bir gerçektir. Bunu için yüce dinimiz İslam, ırk, cinsiyet ve inanç ayrımı yapmaksızın bütün insanların haklarını kutsal ve dokunulmaz kabul etmiş, bu hakların ihlaline karşı maddi ve manevi birçok müeyyide getirmiştir.
Kişinin en önde gelen hakkı, yaşama hakkıdır. Bu hakka karşı işlenecek tecavüzler dinimizde büyük günahlardan sayılmıştır.(1) unutulmamalıdır ki, insanların itibarını sarsıcı, onurunu kırıcı sözler sarf etmek veya aynı anlama gelebilecek benzeri davranışlarda bulunmak da birer kul hakkı ihlalidir. Bu bakımdan Kur’an’ın değişik ayetlerinde iftira, gıybet, dedikodu, başkalarının özel hayatlarını ve gizli hallerini araştırmak, kötü lakap takmak, alay etmek gibi her türlü çirkin tavır ve davranışlar yasaklanmıştır.(2)
Yüce Rabbimiz; “Birbirinizin mallarını haksız yere yemeyin.”(3) buyurarak, insanların ölçü ve tartıda hile, hırsızlık, emanete hıyanet, rüşvet gibi gayr-i meşru yollarla birbirlerinin mallarını yemelerini, haklarını gasp etmelerini yasaklamıştır.
Muhterem Kardeşlerim!
Kul hakkı ihlaline sebep olan ve İslam’ın yasakladığı pek çok olumsuz davranış vardır: Cana kıymak, zina etmek, insanların namus ve şereflerine leke sürmek, aldatmak, hile yapmak, borcunu zamanında ödememek, yetim hakkı yemek, sövmek, dövmek, yaralamak, çalmak gibi tavır ve davranışlar da kul hakkı ihlalidir. 
Yine havayı, suyu ve toprağı kirletmek, çevreye zehirli atıkları bırakmak, yerlere tükürmek, sigara izmariti, kuru yemiş kabuğu ve benzeri şeyleri yerlere atmak, trafik kurallarına uymamak, yüksek sesle müzik dinleyip komşuları ve çevreyi rahatsız etmek, kirli elbise ve çoraplarla camiye gitmek de birer kul hakkı ihlalidir.
Aynı şekilde şahsi çıkarlar uğruna kamunun haklarını ihlal etmek, kamu malını zimmetine geçirmek, kaçak elektrik ve su kullanmak, vergi kaçırmak, görevi kötüye kullanmak, kamu hizmeti verirken insanlar arasında ayırım yapmak, adam kayırmak, rüşvet alıp vermek gibi her türlü olumsuz tavır ve davranışlar gerçek bir mü’minin asla yapmaması gereken hak ihlalleridir.
Aziz Müminler!
Ayrıca, hayvanların da üzerimizde hakları olduğunu ve bu konudaki ihlallerimizden de sorumlu tutulacağımızı unutmayalım.
Dünya hayatımızı perişan etmemek, hiçbir ayrıcalığın söz konusu olmayacağı, haklı ve haksızın mutlaka ortaya çıkarılacağı hesap gününde mahcup olmamak için; kul ve kamu hakları konusunda son derece duyarlı olalım. Herkesin hak ve hukukuna saygı gösterelim. Kul hakkıyla Allah’ın huzuruna çıkmaktan sakınalım. Kul hakkını, hak sahibi bağışlamadıkça Allah’ın bağışlamayacağını bilelim.
Sevgili Peygamberimizin şu hadis-i şerifine kulak verelim; Efendimiz buyuruyorlar ki:
Kişi namaz, oruç, zekât gibi ibadetlerini eda etmiş olarak Allah’ın huzuruna gelir. Bununla beraber; kimine sövmüş, kiminin kanını akıtmış, kiminin malını yemiş, kimine de iftira etmiştir. Bu durum karşısında onun ibadetlerinden elde ettiği sevaplar kendisinden alınarak hak sahiplerine dağıtılır. Eğer ibadetleri ve iyilikleri, ihlal ettiği kul haklarını ödemeye yetmezse, hak sahiplerinin günahlarından alınıp kendisinin günahlarına eklenir. Böylece sevapları gitmiş, günahları artmış, neticede iflas etmiş olarak cehenneme gönderilir.”(4)

         D İ Y A N E T

______________________________

1) Bk. Nisa, 4/93.
2) Bk. Hucurat, 49/11-12.
3) Bakara, 2/188
4) Müslim, “Birr”, 59-60

Top Ad 728x90